VELAYET NEDİR?

VELAYET NEDİR?

Velayet kavramını anne ve babanın çocuk üzerindeki hak ve yetkileri olarak tanımlayabiliriz. Zira hukukumuza göre 18 yaşın altındaki her birey çocuk olup birtakım hukuki işlemleri yapmaya yönelik hem kısıtlıdır hem de sosyal beceri olarak yoksundur. Bu nedenlerle çocuğun dünyaya gelmesine vesile olan anne ve babaya öncelikle birtakım yükümlülükler yüklenmiş ve ayrıca haklar tanınmıştır. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu madde 335’e göre; “Ergin olmayan çocuk, ana ve babasının velâyeti altındadır. Yasal sebep olmadıkça velâyet ana ve babadan alınamaz. Hâkim vasi atanmasına gerek görmedikçe, kısıtlanan ergin çocuklar da ana ve babanın velâyeti altında kalırlar.” Kanunun açık lafzından anlaşılacağı üzere Velayet yalnızca çocuk ile anne ve baba arasında kurulabilen bir bağdır. İşin içerisine anne ve baba dışındaki kimseler katıldığında burada bu kavramdan değil Vesayet kavramından bahsedilir. Bu konuya yazımızın ilerleyen aşamalarında yer vereceğiz.

Velayet Nedir?
Velayet Nedir?

Velayetin Gerektirdiği Hak ve Ödevler

-Anne ve baba çocuğun her türlü eğitim ve bakımı için, onun menfaatini gözeterek, gerekli kararları almak ve işlemleri yapmakla görevlidir. -Anne ve baba, çocuğun yaşına göre, çocuğun hayatı ile ilgili verilen kararlarda onun fikrini almakla ve gözetmekle yükümlüdür. -Anne ve baba, çocuk ile bir arada yaşamalıdır. -Çocuğun adını anne ve baba koyar. -Anne ve baba, çocuğu kendi ekonomik ve sosyal olanaklarına göre eğitmek, çocuğun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal olarak gelişimini sağlamak ve onu korumakla yükümlüdür. -Anne ve babanın bu yükümlülüğü bedensel ve zihinsel engelli olan çocuklar için daha hassas olup çocuğun yetenek ve eğilimlerine dikkat etmeleri gerekmektedir. -Anne ve baba çocuğun dini eğitimini belirleme hakkına sahiptir. Ancak çocuk ergin olduktan sonra anne ve baba bu konuda çocuklarına müdahale edemez. -Anne ve baba, üçüncü kişilere karşı çocuğun velayet hakkı çerçevesinde çocuğun yasal temsilcisidir. -Ayırt etme gücüne sahip olan çocuk anne ve babanın rızasıyla aile adına hukuki işlemler yapabilir. -İyiniyetli üçüncü kişiler, eşlerden her birinin diğerinin rızasıyla işlem yaptığını varsayabilirler. Yazılı olan bu hak ve ödevler gereği gibi yerine getirilmediği takdirde Velayetin Kaldırılması denilen müessese gündeme gelmektedir.

Velayetin Kaldırılması

Belirtildiği gibi yukarıda zikredilen hak anne ve babaya aittir. Çocuğun evlilik birliği dışında doğması halinde ise anneye aittir. Yukarıda anılı hak ve yükümlülüklerin veli tarafından ihlal edilmesi halinde ise kaldırılması söz konusu olmaktadır. TMK Madde 348’e göre; “Çocuğun korunmasına ilişkin diğer önlemlerden sonuç alınamaz ya da bu önlemlerin yetersiz olacağı önceden anlaşılırsa, hâkim aşağıdaki hâllerde velâyetin kaldırılmasına karar verir: 1. Ana ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biriyle velilik görevini gereği gibi yerine getirememesi. 2. Ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması. Ana ve babanın her ikisinden kaldırılırsa çocuğa bir vasi atanır. Kararda aksi belirtilmedikçe, velâyetin kaldırılması mevcut ve doğacak bütün çocukları kapsar.” Belirttiğimiz gibi yukarıda zikredilen hak yalnızca anne ve babaya özgü bir durum olup belirli hallerin olması halinde kaldırılmasına mahkeme nezdinde karar verilir. Bu durumda anne ve baba ayrıysa ve velayet kendisinde bulunan ebeveyn yönünden kaldırılması söz konusu ise bu hak diğer ebeveyne verilir. Ancak koşullar uygun değilse yahut anne ve baba evli olduğundan velayetin her ikisinden de kaldırılmasına karar verildiğinde çocuğu yasal olarak temsil etmek, çocuğu ve haklarını korumak için mahkeme vasi atanmasına karar verir.

Velayetin Değiştirilmesi

Belirttiğimiz gibi anne ve baba evli ise çocuğun dünyaya gelmesiyle her ikisi de çocuğun velisi olur. Ancak daha sonrasında anne ve babanın boşanması halinde Aile Mahkemesi velayetin hangi ebeveynde kalacağına karar vermek durumundadır. Aile mahkemesinin boşanma davasında velayete ilişkin verdiği kararda çocuğun yaşı, sağlık durumu ve ihtiyaçları, ebeveynlerin durumu vs olmak üzere birçok etmen dikkate alınır. Bunların tamamına Evrensel Çocuk Hakları Kuralları gereği “ÇOCUĞUN ÜSTÜN YARARI” kuralı adı verilmektedir. Zira çocuk hakkında verilen her kararda mahkeme çocuğun üstün yararını gözetmek zorundadır. Çocuğun üstün yararı gözetilerek verilen karardan sonra ise gözetilen unsurların değişikliğe uğraması halinde kendisinde olmayan taraf “Velayetin Değiştirilmesi” davası açma hakkına sahiptir. Yine Aile Mahkemesinde açılacak olan bu davada önemli unsur mahkemenin çocuğun velayeti hususunda vermiş olduğu kararda dikkat ettiği etmenlerin değişikliğe uğramış olmasıdır. Yani Velayetin Değiştirilmesi davasında da “ÇOCUĞUN ÜSTÜN YARARI” ilkesi mutlaka gözetilir.

Çocuğa Vasi Atanması

Aile nasıl toplumun yapı taşı ise çocuk da ailenin en önemli unsurlarından biridir. Yine belirttiğimiz gibi evrensel hukuk kuralları gereği çocuğun üstün yararı birçok unsurun üzerinde kabul edilmektedir. Bu minvalde anne ve baba yukarıda zikredilen hak ve ödevleri gereği gibi yerine getirmediği takdirde gündeme velayetin kaldırılması ve çocuğun temsili için çocuğa vasi atanması gündeme gelmektedir. Zira fiil ehliyeti olmayan çocuğun ve haklarının gözetilmesi mutlaka bir yetişkin tarafından yapılmalıdır. Aksi takdirde çocuk devlet güvencesi altına alınmalıdır. Elbette anne ve babanın velayetinin kaldırılması için yasal sebeplerin bulunması zorunlu olup her talep halinde mahkeme vasi tayini kararını kabul edecek değildir. Mahkeme vasi atanmasına gerek görmelidir. Anne ve babanın hak ve ödevlerini yerine getirmemesi veyahut getirememesi hallerinde çocuğu temsil için çocuğa mahkeme tarafından vasi tayin edilir. Bu durumda vasi, çocuğun hak ve menfaatlerini gözetmekle yükümlü olur. Anne ve babanın evli olmaması ve velinin ölmesi, kısıtlanması yahut bu hakkın kendisinden alınması hallerinde bu hak diğer ebeveyne verilir. Ancak diğer ebeveyn yukarıda zikredilen hak ve sorumlulukları yerine getiremeyecek durumdaysa ve haklı sebepler varsa mahkeme çocuğun menfaati için vasi atanmasına karar verir. Aynı şekilde anne ve babanın her ikisinin de kısıtlanması veya ölmesi hallerinde de çocuğa vasi atanmasına karar verilir.

SONUÇ

Belirttiğimiz gibi sujesi çocuk olan her vakıada en önemli unsur çocuğun üstün yararı olup yasal düzenlemeler bu minvalde yapılmıştır. Koşulların değişmesi halinde çocuk için en doğru işlemin yapılarak çocuğun derhal korunmaya alınması en doğru olandır. Çocukların fiziksel veya ruhsal olarak zarar görmemesi adına  anne ve baba yahut vesayet makamındaki vasi her türlü tedbir ve önlemi almak, çocuğun tüm menfaatlerini gözeterek hareket etmek zorundadır. İzmir avukat arayışında olanlar için, çocuk hakları ve korunması konusunda uzmanlaşmış bir avukat, çocuğun üstün yararını korumak adına doğru hukuki adımları atmalarına yardımcı olabilir. Unutulmamalıdır ki; “Bir çocuk yetişir, dünya değişir.”   Diğer yazılarımıza göz atmak için linke tıklayabilirsiniz. Av.Özge Aktaş Av.Harun Ümit Eren Sosyal Medyada Bizi Takip edin https://www.facebook.com/kapitalhukuk https://twitter.com/kapital_hukuk https://www.instagram.com/kapitalhukuk/ https://tr.linkedin.com/company/kapi%CC%87tal-hukuk

Son Yazılar

Hukuki Yardım Al

Danışmak istediğiniz her konuda bize ulaşın!

BİZE ULAŞIN