ULUSLARARASI ALACAKLARIN TAKİBİ VE ULUSLARARASI ALACAKLARIN TAHSİLİ

Ticaretin küreselleşmesi ile birlikte, literatürümüze “uluslararası alacakların takibi” ve “uluslararası alacakların tahsili”  terimleri eklenmiştir. Bu yazımızda, uluslararası alacakların takibi ve uluslararası alacakların tahsili süreci detaylı bir şekilde incelenecektir.

Tarafların birbirine güven duyması ve sorunsuz bir ticari ilişki yürütmesi ticarette hedeflenmekle birlikte, dış faktörler veya diğer başkaca etmenler dolayısıyla ticari ilişkilerde pürüzler ve uyuşmazlıklar çıkması son derece muhtemeldir. Uyuşmazlıkların taraflar arasında dostane bir şekilde çözülemediği durumlarda hukuki yola başvurma kaçınılmaz olmaktadır. Mahkeme kararı olmadan başlatılan ilamsız icra takibi veya mahkeme kararıyla başlatılan ilamlı icra takibi sonucu, takip borçlusundan, tahsil kabiliyeti bulunduğu müddetçe, takip alacaklısı alacağını cebri icra yolu ile tahsil edebilmektedir. Fakat cebri icra, devletin egemenlik sınırları içerisinde sahip olduğu mutlak güç ve yetki olduğu için alacaklıya tanınan bu imkan ülke sınırlarında geçerli olmaktadır.

Ticaret uluslararası boyut kazandığında ise uluslararası alacakların takibi ve uluslararası alacakların tahsili daha da karmaşıklaşmaktadır zira ülkemiz sınırları dışına çıkıldığında egemenlik de sona erdiği için ilamlı veya ilamsız takibe konu alacağın cebri icra yolu ile doğrudan tahsili mümkün olmamaktadır. Uluslararası alacakların tahsiline dair mahkemelerimizin vermiş oldukları kararların icra kabiliyetini kazanması için ilgili ülkede tenfiz edilmeleri gerekmektedir. Uzman avukatlarla yürütülmesi gereken bu süreç her iki ülkede de yargılama gerektirdiğinden ekonomik olarak külfetli ve zaman kaybına neden olabilmektedir. Görece daha avantajllı olan ilamsız icra ise mahkeme ilamı gibi kesin niteliğe sahip olmadığından, uluslararası alacakların tahsili için başlatılan ilamsız icra ilgili devlette icraya yetkili makamlar tarafından yürütülmelidir. Zaman ve emek isteyen bu süreç, ülkemiz küçük ve orta ölçekli tacirlerinin alacaklarından vazgeçmesine ve hak kayıpları yaşamalarına sebep olmaktadır.

İzmir merkezli Kapital Hukuk Bürosu olarak küçük ve orta ölçekli tacirlerimizin uluslararası alacaklarını tahsil etmek ve yaşadıkları hak kayıplarının önüne geçmek adına uluslararası alacakların tahsili sürecini yurtdışındaki partnerlerimizle işbirliği içerisinde yürütmekteyiz. Uluslararası Alacakların Tahsili Süreci adını verdiğimiz bu süreçte, uluslararası alacakların tahsili için aşağıdaki aşamaları izlemekteyiz:

1-TAHSİL KABİLİYETİ KONTROLÜ

Tüm bu süreçte dikkat edilmesi gereken en önemli husus tahsil kabiliyetinin var olup olmadığıdır. En etkin hukuki hizmeti, mümkün olduğunca az masraf ile sunma gayesiyle yola çıkan Kapital Hukuk Bürosu, ilk önce borçlunun tahsil kabiliyetinin var olup olmadığını araştırır. Bu konuda alacaklı-müvekkilini bilgilendirmesi akabinde, müvekkilinin isteği üzerine Uluslararası Alacakların Tahsili Süreci’ni başlatır.

2-DOSTANE ÇÖZÜM

Tarafların kendi aralarında çözemedikleri uyuşmazlığın çözümüne, ilgili ülkedeki borçluyla iletişime geçerek başlamaktayız. Borçlunun cevap vermemesi halinde, ilgili ülkedeki avukatımızı sürece dahil etmekteyiz. Partner avukatımız borçluyla iletişime geçip, borcun ödenmediği takdirde başvurulacak hukuki yollar hakkında bilgi verir. Akabinde borcun tamamının nakit olarak ödenebildiği gibi alacaklının kabul etmesi halinde borcun taksit halinde ödenmesi için anlaşma da yapılabilmektedir. En kısa ve ekonomik tahsil yöntemi olan dostane çözümde, alacaklı alacağını en hızlı şekilde elde etmekte ve ayrıca borçlu ile olan ilişkilerini dostane şekilde çözdüğü için ticari ilişkilerinin devamı sağlanabilmektedir.

3-İCRA TAKİBİ

Dostane çözümün sonuçsuz kalması durumunda, alacaklının izni ile ikinci aşama olan icra takibine geçilmektedir. İlgili ülke ile ülkemiz arasındaki ikili anlaşmalar ve ilgili ülkenin kanunlarına da göz önünde bulundurularak, icra takibinin aşamaları ve icra takibi için gerekli masraflar alacaklıya bildirilir. Alacaklının izin vermesi durumunda partner avukatımız icra takibini başlatır. Borçlunun takibe itiraz etmemesi ve uluslararası alacakların tahsili ile birlikte bu süreç de nihayete erer.

4-YARGILAMA SÜRECİ

Eğer borçlu icra takibine itiraz ederse, ilgili ülkenin kanunlarına bağlı olarak değişmekle birlikte genelde yargılama yoluna başvurulması ve alacağın mevcut olduğunun mahkemede ispat edilmesi gerekmektedir. Bu halde yargılama için gerekli masraflar ve yargılama aşamaları alacaklıya izah edilir. Alacaklının kabul etmesi halinde partner avukatımız tarafından yargılama süreci başlatılır. Yargılama sonucunda alacaklının haklı bulunması halinde, bu karar ile ilgili ülkenin kanunlarına bağlı olarak değişmekle birlikte ilamlı icra yoluna başvurularak uluslararası alacakların tahsili sağlanır.

Büromuz tarafından ülkemizdeki mahkemelerden alınacak kararların yurtdışında tanınması ve tenfizine dair gerekli işlemler yürütülerek uluslararası alacakların tahsil edilmesinin yanında, Uluslararası Alacakların Tahsili Süreci ile de uluslararası alacakların tahsili sağlanabilmektedir. Hangi yolun seçilmesi gerektiği ve bu sürecin aşamaları hakkında müvekillimiz detaylı bir biçimde bilgilendirilir. Akabinde, müvekkilin seçimi doğrultusunda alacağın tahsili, mümkün olan en etkin hukuki hizmet ile gerçekleştirilir. Yurtdışında alacağı bulunan vatandaşlarımız ve tacirlerimiz de hukuk büromuza başvurarak alacaklarını en etkin biçimde ve mümkün olduğunca az masraf ile tahsil edebilirler. İzmir avukat olarak, müvekkilin tercihine bağlı olarak en uygun yöntemi belirlemekte ve alacak tahsilatını etkin bir şekilde gerçekleştirmekteyiz.

Son Yazılar

Hukuki Yardım Al

Danışmak istediğiniz her konuda bize ulaşın!

BİZE ULAŞIN