MENFİ TESPİT DAVASI NEDİR?

MENFİ TESPİT DAVASI

Menfi tespit davası İcra İflas Kanunu madde 72’de düzenlenmiştir.. Buna göre borçlu, alacaklının takibe geçmesinden önce borçlunun borcu olmadığının tespit edilmesinde hukuki yarar bulunması sebebiyle borçlu olmadığının tespiti için dava açabilir.

Dava şartı olarak arabulucuya başvurma zorunluluğu kanunumuzda bir miktar paranın ödenmesine ilişkin alacak ve tazminat talepleri için kabul edilmiştir. Belirtmek gerekir ki menfi tespit davası açmadan önce arabulucuya başvurma zorunluluğu bulunmamaktadır. Çünkü bu davaların sonucunda yalnızca davacının borçlu olup olmadığı tespit edilir, dava sonucu hüküm herhangi bir alacağın tahsilini gerektirir nitelikte bir ilam değildir.

Takipten önce açılan menfi tespit davası

Borçlunun borcu olmadığının hemen tespitinde korunmaya değer bir yararın bulunması durumunda borçlu, kendisine takip başlatılmadan önce bu dava açabilir. Burada önemli olan husus şudur ki borçlunun başlatılan takipte öne sürebileceği hususlar hakkında tespit davası açmakta hukuki yararı yoktur. Yalnızca bu davayı açmak borçluya karşı takip yapılmasını kendiliğinden önlemeyeceğinden veya durduramayacağından takibi durdurmak isteyen borçlunun teminat karşılığında davaya bakan mahkemeden icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemesi gereklidir.

İhtiyati tedbir kararı vermek hakimin takdirinde olup hakim borçlunun talebini ciddi gördüğü takdirde alacağın yüzde on beşinden aşağı olmayan teminat karşılığında icra takibinin durdurulmasına karar verebilir. Bu husus İİK madde 72/2’de düzenlenmiştir.

Tekrardan belirtmek gerekir ki verilecek ihtiyati tedbir kararı takip yapılmasına engel olmayacak, yalnızca takibin durmasını sağlayacaktır.

MENFİ TESPİT DAVASI NEDİR?
MENFİ TESPİT DAVASI NEDİR?

Takipten sonra açılan menfi tespit davası

Borçlunun dava açmasında hukuken korunan bir yarar bulunması durumunda takipten sonra da bu dava açılabilir. Hukuki yarar unsuru menfi tespit davası açmakta dava şartıdır ve mahkeme tarafından kendiliğinden dikkate alınacaktır.

Takipten sonra açılan davanın olumsuz taraflarından biri başlamış olan takibi kendiliğinden durdurmaması, talep üzerine de ihtiyati tedbir kararı verilememesidir. Bu sebeple menfi tespit davası borçlunun mallarının haczedilmesini ve satılmasını önlemez. Alınabilecek tek önlem, takip sonunda tahsil edilecek paranın alacaklıya ödenmemesi için mahkemeden alacağın yüzde on beşinden az olmayan bir teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı alınmasıdır. İİK madde 72/3’e göre, “İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir.”

Uygulamada henüz haciz veya satış yapılmadığı durumlarda, borçlunun borcunu faiz ve takip giderleriyle birlikte icra dairesine ödemesiyle ve paranın alacaklıya ödenmemesi için mahkemeden ihtiyati tedbir kararı almasıyla takibin durmasını sağlayabileceği kabul edilmektedir.

Menfi tespit davasında yetkili ve görevli mahkeme nelerdir?

Menfi tespit davasında görevli mahkeme, HMK madde 2’ye istinaden kural olarak asliye hukuk mahkemesinde görülmektedir.

Menfi tespit davasında yetkili mahkeme ise, genel hükümler saklı kalarak davalının yerleşim yeri mahkemesi veya takipten sonra menfi tespit davası açılmışsa takibin yapıldığı icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesidir. İİK 72/8 maddesinde bu durum açıklanmıştır. Önemle belirtilmelidir ki mahkemenin yetkisine ilişkin düzenleme kamu düzenine ilişkin değildir.

Lehine tazminata karar verilmesini isteyen davacı- borçlu talebini dilekçesinde belirtmelidir. İhtiyati tedbir isteniyorsa konuda gerekli açıklama yapılmalıdır. Ödenecek harç nispi olarak ödenecektir.

Menfi tespit davasının sonuçları nelerdir?

Davanın kabulü halinde, dava borçlu lehine sonuçlanmış olup takip derhal durur. Hüküm kesinleştikten sonra iptal edilir. Eğer borçlunun malları haczedilmişse haciz kalkar, mallar satılmışsa satış bedeli borçluya ödenir. Borçlunun borcu olmadığı kesin hükümle tespit edilir.

Alacaklı açtığı takipte haksız ve kötü niyetliyse bunun ispat edilmesiyle birlikte borçlunun talebiyle dava sebebiyle uğradığı zararın alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilen zarar takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olamaz.

Davanın reddi halinde, dava alacaklı lehine sonuçlanmış olur. Borcun varlığı kesin hükümle tespit edilmiş olur. Borçlu lehine verilmiş bir ihtiyati tedbir kararı varsa ortadan kalkar, alacaklı takibe devam eder. Bunun için red kararının kesinleşmesine gerek yoktur.

Alacaklının, verilen bir ihtiyati tedbir kararı sebebiyle alacağını geç almış olmasından dolayı talebine gerek kalmadan borçlu takip konusu alacağın yüzde yirmisinden az olmayan bir tazminata mahkûm edilir. Ayrıca alacaklı talep ve ispat edebilmesi halinde bu orandan daha fazla tazminata da hak kazanabilir.

Menfi tespit davası zamanaşımı

İcra ve İflas Kanunu madde 72 ile düzenlenen menfi tespit davalarında zamanaşımı süresi bulunmamaktadır.

İcra ve İflas Kanunu madde 89’a dayanarak açılacak menfi tespit davalarında ise dava açma süresi 15 gündür.

 

Diğer yazılarımıza göz atmak için linke tıklayabilirsiniz.

Av.Bahadır Gökhan Kaya

Stj.Av.Çağla Ersungur

Sosyal Medyada Bizi Takip edin
https://www.facebook.com/kapitalhukuk
https://twitter.com/kapital_hukuk
https://www.instagram.com/kapitalhukuk/
https://tr.linkedin.com/company/kapi%CC%87tal-hukuk

 

Son Yazılar

Hukuki Yardım Al

Danışmak istediğiniz her konuda bize ulaşın!

BİZE ULAŞIN