DEPREM SONRASI YIKILAN VEYA HASAR GÖREN BİNALARDA MÜTEAHHİDİN HUKUKİ VE CEZAİ SORUMLULUĞU – 06.02.2023 KAHRAMANMARAŞ DEPREMİ

DEPREM SONRASI YIKILAN VEYA HASAR GÖREN BİNALARDA MÜTEAHHİDİN HUKUKİ VE CEZAİ SORUMLULUĞU – 06.02.2023 KAHRAMANMARAŞ DEPREMİ

Kıtaların birleştiği nokta olan ülkemizde fay hareketliliği diğer bölgelere kıyasla daha fazladır. Tektonik hareketlilik sıklıkla yerin derinliklerinde hissedilmeyen küçük depremler ile kendini gösterirken belirli zamanlarda yere yakın noktalarda şiddetli depremler ile karşımıza çıkmaktadır. 6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ta yaşanılan ve binlerce insanımızın hayatını kaybetmesine sebep olan deprem de ne yazık ki yere yakın noktada meydana gelen şiddetli tektonik hareketlilik sonucu meydana gelmiş ve doğu anadolu fay hattının kırılmasına sebebiyet vererek fay hattı üzerindeki 10 ilimizde ciddi hasarlara yol açmıştır. Mevzuata uygun inşa edilmeyen ve eksik malzeme kullanıldığı için enkaza dönen binalar 20 binden fazla vatandaşımızın yaşamını yitirmesine sebep olmuştur. Bu yazımızda depremde yıkılan veya hasar gören binalarda müteahhidin cezai ve hukuki sorumluluğunu inceleyerek can kaybına asıl sebep olan kişilere karşı ne yapılabileceği konusunda yol göstermeye çalışacağız.

DEPREM SONRASI YIKILAN VEYA HASAR GÖREN BİNALARDA MÜTEAHHİTİN HUKUKİ VE CEZAİ SORUMLULUĞU

Müteahhidin hukuki bir sorumluluğundan bahsedebilmek için inşa edilen binanın mevzuata uygun olmayan bir şekilde yapılması gerekir. Malzemenin uygun standartlarda olmaması, bina statiğinin doğru hesaplanmaması, plan veyahut projenin mevzuatta gösterilen şekil şartlarını taşımaması gibi eksik veya hatalı işlem sonucu inşa edilmesi gerekir. Kısaca binayı inşa eden müteahhidin bir kusurunun mevcut olması gerekir. Kusurun ortaya çıkmasının akabinde müteahhidin ayıba karşı tekeffül sorumluluğundan söz edebiliriz. Müteaahhidin ayıba karşı tekeffül sorumluluğuna gidebilmek için eserin teslimi yani tamamlanan eserin iş sahibinin emrine verilmesi ve iş sahibinin eserin doğrudan zilyetliğini elde etmesi gereklidir. Teslim sonrası iş sahibi eseri muayene etmeli ve eksiklikleri vakit kaybetmeden müteahhide bildirmelidir. İş sahibinin bahsedilen ihbar ve muayene sorumluluğu sadece açık ayıplar için öngörülmüştür. Fakat muayene sırasında herhangi açık bir ayıp tespit edilememiş fakat riskli bir durum meydana geldikten sonra (örneğin deprem) binada bir kusur meydana gelmiş ise iş sahibi öncelikle durumu müteahhide bildirmelidir. İhbar sonrası iş sahibinin TBK 475.madde uyarınca seçimlik hakları mevcuttur:

  • Kusurun giderilmesini isteme: Deprem sonrası meydana gelen kusurun giderilmesi mümkünse iş sahibi müteahhitten ilgili kusurun giderilmesini isteyebilir. Ancak kusurun giderilmesi aşırı bir masraf doğuracak ise (binanın inşası gibi) kusurun giderilmesi istenemeyecek ve iş sahibi ancak aşağıdaki yollardan birini tercih edebilecektir.
  • Bedel iadesi: İş sahibi ikinci seçimlik hak olarak kusurdan dolayı müteahhitten ödemiş olduğu bedelin belirli bir oranda iade edilmesini talep edebilir. Örneğin dairelerden biri kullanılamaz durumda ise iş sahibi ilgili dairenin bedelini müteahhitten talep edebilir veya dairenin kullanılabilir hale gelmesi için yaptığı masrafı müteahhide rücu edebilir.
  • Sözleşmeden dönme: Deprem sonrası eserde esaslı bir kusur meydana gelmiş ise iş sahibi sözleşmeden dönebilir. Binanın tümüyle yıkılması halinde iş sahibi kusur oranında ödemiş olduğu bedelin iadesini ve hatta bina hafriyatının temizletilmesi ifasını dahi talep edebilir. Müteahhitin kusuru %100 ise ödediği bedelin tamamını talep edebilecektir.

 

6 Şubat Kahramanmaraş Deprem
6 Şubat Kahramanmaraş Deprem

  Bahsedilen seçimlik haklara ek olarak iş sahiplerinin kusurdan kaynaklı olup da eser dışında uğradıkları zararı da tazmin etme hakları mevcuttur. Örneğin binanın yıkılması sonucu zemin kattaki aracı enkaz altında kalan bir iş sahibi sözleşmeden dönmesi halinde müteahhitten kusur oranında arabada ortaya çıkan zararın tazminini talep edebilir. Müteahhitin sorumluluğu eserin tam olarak iş sahibine tesliminden itibaren 5 yıl ve eğer ağır bir kusur var ise 20 yıllık süre için geçerlidir. Bu sürelerin geçmesi durumunda iş sahibi müteahhitten herhangi bir tazmin talebinde bulunamayacaktır.

Deprem sonrası yıkılan veya hasar gören binalarda müteahhitin cezai sorumluluğunun ortaya çıkması için binaların mevzuata uygun inşa edilmemesi gerekmektedir. Eğer gerekli özen gösterilmek suretiyle bina mevzuata uygun inşa edilmesine karşın depremde hasar görmüş veyahut yıkılmış ise kusur mevcut olmadığı için illiyet bağı kesilir ve bu durumda müteahhite bir sorumluluk yüklenemeyecektir. Cezai sorumlulukta yargılamalardaki yerleşik kıstas uyarınca yapı uygun şekilde yapılmış olsaydı hiç doğmayacak bir ölüm ve yaralama, yapının uygun şekilde yapılmamasından kaynaklanıyor ise müteaahhit taksirle öldürme ve yaralamadan sorumlu olacaktır.

DEPREM SONRASI YIKILAN VEYA HASAR GÖREN BİNALARDA MÜTEAHHİTİN CEZAİ SORUMLULUĞU SINIRI NEDİR?

Müteahhitlerin hukuki ve cezai sorumluluğundan söz edebilmek için müteahhitlerin yapı inşasında gerekli özeni göstermemesi ve mevzuata aykırı şekilde bina inşa etmesinden kaynaklı bir zararın meydana gelmesi gerekir.

Bu kapsamda; düşük kalitede inşaat malzemelerinin kullanılması, ucuz işçilik sebebiyle malzemelerin özensiz kullanımı, kolonların sağlam olmaması, yıkanmamış deniz kumu kullanılması, çimentonun su ile seyreltilmesi, beton kalitesinin düşüklüğü, kolon demirlerinin eksik kullanılması, kolon ve kirişlerin bağlantısının sağlam olmaması gibi sebeplerle meydana gelen hasarlar dolayısıyla müteahhidin hukuki ve cezai sorumluluğu mevcuttur.

Fakat yukarıda sayılan durumlardan muayene ile açıkça anlaşılabilecek bir ayıp var ve iş sahibi inşaatı yapan müteahhide bu ayıbı ihbar etmemiş ise bu halde müteahhidin sorumlulukları daha dar yorumlanacaktır zira iş sahibi eseri o haliyle kabul etmiş sayılır. Gizli kusurlarda ise teslimden sonra da müteahhidin sorumluluğu devam etmektedir.

Müteahhit gereken özeni göstermiş ve eseri mevzuata uygun inşa etmiş olmasına karşın deprem sonrası bina hasar görmüş ve yıkılmış olabilir. Bu halde müteahhit meydana gelen zarar için yükümlülüklerini yerine getirdiği oranda sorumluluktan kurtulacaktır.  

Deprem gibi doğal afetler sonucunda birçok kişi geri dönülemez zararlara uğramaktadır. Bu zararların tazmini ve kişilerin hukuksal haklarının korunması için uzman ve güvenilir bir izmir avukat veya yasal danışman ile çalışılmalıdır.

İzmir Kapital Hukuk ve Danışmanlık olarak; İzmir ve çevre illerde, hukuki sorun ve çözümü, uyuşmazlık konularında danışmanlık ve temsil faaliyetleri gibi yargı ihtiyaçlarınızda danışabileceğiniz merciler olarak buradayız. Kapital Hukuk Büromuz ile bu ve benzeri birçok dava konusunda detaylı bilgiye ana sayfamızdan ulaşabilirsiniz. Merak ettiğiniz geri kalan birçok konuda ise Kapital İzmir Avukatlık Hukuk Bürosu İletişim bilgilerinden birini tercih ederek bizlere danışabilirsiniz.  

Diğer yazılarımıza göz atmak için linke tıklayabilirsiniz.

Sosyal Medyada Bizi Takip edin

https://www.facebook.com/kapitalhukuk

https://www.instagram.com/kapitalhukuk/

https://tr.linkedin.com/company/kapi%CC%87tal-hukuk

Son Yazılar

Hukuki Yardım Al

Danışmak istediğiniz her konuda bize ulaşın!

BİZE ULAŞIN